HATAY KESK: “Geçinemiyoruz, Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz!” « Hatay Yeni Haber Gazetesi

22 Kasım 2024 - 23:05

HATAY KESK: “Geçinemiyoruz, Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz!”

Kesk Dönem sözcüsü Özgür Tıraş 30 Kasım’da Ankara’da gerçekleştirilecek “geçinemiyoruz” mitingine çağrı yaptı.

HATAY KESK: “Geçinemiyoruz, Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz!”
Son Güncelleme :

22 Kasım 2024 - 16:23

23 views

HATAY KESK: 30 Kasım’da Ankara’dayız! “Geçinemiyoruz, Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz!”

Kesk Dönem sözcüsü Özgür Tıraş 30 Kasım’da Ankara’da gerçekleştirilecek “geçinemiyoruz” mitingine çağrı yaptı.

Başkan Özgür Tıraş açıklamasında: “İşsizliğin, yoksulluğun, güvencesizliğin tüm toplumu sardığı koşullarda önemli bir sürece, bütçe sürecine girmiş bulunuyoruz.

Hepimiz biliyoruz ki, bütçeler sadece birtakım rakamlara, bilançolara cetvellere yer verilen metinler değildir.

Ödediğimiz vergilerden aldığımız maaşlara-ücretlere, sosyal haklarımızdan yararlanacağımız kamu hizmetlerine kadar hayatımızın hemen her alanı bütçe ile belirlenmektedir. Dolayısıyla herhangi bir ülkedeki mevcut sistemin kimden veya kimlerden yana olduğunu anlamanın en kolay yolu bütçesine bakmaktır.

Çünkü bugüne kadar yapılan bütçelerde:

Halkın, emekçiler olarak bizlerin bütçe hakkı yok sayılmıştır. Yani bütçe yapım süreçlerinde emekçilerin, halkın, onların temsilcileri olan sendikaların, konfederasyonların, meslek odalarının, birliklerin talepleri hiç dikkate alınmamıştır. Kamu gider ve gelirlerinin belirlenmesinde bizlere hiçbir söz hakkı tanınmamıştır. Halk adına bütçeyi denetlemekle görevli Sayıştay’ın yetkileri dahi kuşa çevrilmiştir.

Vergi adaletsizliği gittikçe derinleştirilmiştir. Hem dolaylı hem dolaysız tüm vergilerin yükü biz bordroluların omuzlarına yıkılmıştır.

Üstelik bizden toplanan vergiler ne insanca yaşamaya yetecek bir ücret ne de “yol, su, elektrik” olarak bize dönmüştür. Bütçeden başta eğitim ve sağlık hizmetleri olmak üzere kamu hizmetlerine, yatırımlarına ayrılan pay gittikçe azaltılmıştır.

Toplumsal cinsiyete duyarlı bütçeleme göz ardı edilmiştir. Yıllardır şiddete, güvencesiz istihdama maruz bırakılan kadınlar bütçede de yok sayılmıştır.

Hem ücretlerimizden hem de tüketimimizden kesilen vergiler patronlara vergi affı olarak aktarılmıştır.

Vergilerimiz, faize, Kur Korumalı Mevduat (KKM) sistemine, müşteri garantili şehir hastanelerine, yol, köprü, havaalanı, tünel inşaatı müte­ahhitlerine, “beşli çeteye”, sermayeye gitmiştir. Halkın itibarı ayaklar altına alınırken vergilerimiz sarayın mutfak harcamalarına, yüzlerce araçlık koruma konvoylarına, nereye, kime harcandığını bilmediğimiz örtülü ödeneklere gitmiştir.

Savunma ve güvenlik adı altında yapılan harcamalar gittikçe şişirilmiştir.

Kısacası bugüne kadar yapılan bütçelerde aslan payı hep sermayeye, patronlara, savunma ve güvenlik adı altında silah sanayisine, çatışma ve savaşa ayrılmıştır.

Sonuçta emeği ile geçim mücadelesi veren tüm kesimlerin payına yoksullaşma, işsizlik, güvencesizlik ve gelir dağılımı adaletsizliği düşmüştür.

Tüm bunlara rağmen iktidar alın teri ile yaşam savaşı veren ezici çoğunluğu içine ittiği tabloyu 2025 bütçesi ile daha da karartmayı hedeflemektedir.

İktidar kazanmak için kaşıkla verdiğini kepçe ile geri almak için düğmeye basmıştır.

İktidar takla attırılan TÜİK rakamlarına dayanarak “Enflasyonda düşüş trendi sürüyor!” dese de bu suni rakamlara göre bile enflasyon düşmemiş, sadece baz etkisi ile artış hızı yavaşlamıştır.

Kaldı ki Türkiye %49,38’lik TÜİK enflasyon oranı ile Avrupa ülkeleri içinde de açık ara öndedir. Avrupa’da Türkiye dışında çift haneli yıllık enflasyon yaşayan başka bir ülke yoktur.

Türkiye’de başta emekliler, asgari ücretliler, işsizler olmak üzere 70 milyon yurttaş yoksulluk sınırı altında, 30 milyon yurttaş ise açlık sınırının altında bir gelirle yaşam savaşı vermektedir.

Ülkede gelir dağılımı adaletsizliği de hiç olmadığı kadar derinleşmiştir.

En zengin %1’lik kesim toplam gelirin %19’unu alırken geriye kalan %99 gelirin %81’ini paylaşmaktadır.

Emekçilerin, dar gelirli yurttaşların içine itildiği borç batağı da büyümüştür.

Istakoz yedikleri masalardan, meclis bahçesindeki kebap partilerinden, mangalda sucuk partilerinden fotoğraf paylaşanlar hiç utanmadan yoksullaştırdıkları milyonlara hala “kemer sıkın” demektedir.

Oysa emekçilerin, emeğin, yoksullaştırılmış halkın gittikçe kararan tablosu emekten, halktan yana bir bütçeyi yakıcı bir ihtiyaç haline getirmiştir.

Bizler emekten- halktan yana bir bütçe için:

Öncelikle bütçe hakkımızın önündeki engellerin kaldırılmasını, halkın, emekçilerin bütçe süreçlerine etkin katılımının sağlanmasını istiyoruz.

Kamu hizmetlerine ve yatırımlarına bütçeden ayrılan payın artırılmasını, piyasalaştırılmasına, tasfiyesine ve özelleştirme soygununa son verilmesini istiyoruz.

Toplumsal cinsiyete duyarlı bir bütçenin hayata geçirilmesini, kadınların güvenceli istihdamının arttırılmasını, kadınları şiddetten koruyacak kamusal hizmetlerin genişletilmesini istiyoruz.

Vergide ve ücretlerde adalet istiyoruz.

Yoksulluk sınırına kadar olan maaşların-ücretlerin birinci vergi diliminde sabitlenmesini,

Belli bir servet düzeyinin üzerindeki zenginlerden servet vergisi alınmasını,

Bütçeden Hazine garantilerine para aktarılmasına son verilmesini,

Vergilerimizin, ülkenin kaynaklarının güvenlikçi politikalara, silahlanmaya değil; istihdamın, üretimi arttırılması, yoksulluğun ve işsizliğin önlenmesi, adaletin, barışın ve demokrasinin tesis edilmesi için kullanılmasını istiyoruz.

Maaşlarımızdaki kayıpların karşılanmasını; en düşük kamu emekçisi maaşının kira, aile, yakacak yardımları ile yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmasını istiyoruz.

Tüm emekçilerin güvenceli-kadrolu istihdam edilmesini istiyoruz.

Kamu emekçisinden işçisine, asgari ücretlisinden emeklisine, çiftçisinden kadınlarına, gençlerine kadar halkın ezici çoğunluğunun haklarına yönelik saldırı dalgasına karşı birleşik ve ortak bir mücadeleyi örmek için çaba sarf etmeye devam edeceğiz.

Gelin; insanca yaşamaya yetecek bir ücret, adil bir vergi sistemi, halk için emek için bütçe, güvenceli iş, güvenli gelecek için omuz omuza verelim” dedi.

YORUM YAP

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.