Maraş Katliamı‘nda yaşamını yitirenler Iskenderun Cem Evinde anıldı « Hatay Yeni Haber Gazetesi

23 Aralık 2024 - 16:47

Maraş Katliamı‘nda yaşamını yitirenler Iskenderun Cem Evinde anıldı

Kahramanmaraş´ta, 24 Aralık 1978´de katledilen 111 kişi, katliamın 46. yılında İskenderun´da düzenlenen törenle anıldı. İskenderun Cemevindeki anma töreninde, katliamda yaşamını yitirenler için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Ardından konuşmalar yapıldı. Sinevizyon sunumunda Maraş Katliamında yaşanan olayların ve yaşamını yitirenlerin tarihsel süreci gösterildi.

Maraş Katliamı‘nda yaşamını yitirenler Iskenderun Cem Evinde anıldı
Son Güncelleme :

23 Aralık 2024 - 9:50

38 views

Maraş Katliamı‘nda yaşamını yitirenler Iskenderun Cem Evinde anıldı

Kahramanmaraş´ta, 24 Aralık 1978´de katledilen 111 kişi, katliamın 46. yılında İskenderun´da düzenlenen törenle anıldı. İskenderun Cemevindeki anma töreninde, katliamda yaşamını yitirenler için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.Ardından konuşmalar yapıldı.Sinevizyon sunumunda Maraş Katliamında yaşanan olayların ve yaşamını yitirenlerin tarihsel süreci gösterildi.

Maraş katliamıyla ilgili basın Basın açıklamasını okuyan, İskenderun Cem Evi Kadın Kolları Başkanı Makbule Güden,açıklamada şunlara değindi:

Sevgili Canlar

19 Aralık 1978 günü başlayıp tam bir hafta süren ve insanlık tarihinin en kara günlerinden biri olarak tarihe geçen Maraş Katliamının 46.yılında katledilen canlarımızı bir kez daha anıyor ve anıları önünde saygı ile eğiliyoruz. Resmi rakamlara göre 111, gerçekte ise çok daha fazla insanın korkunç yöntemlerle katledildiği yüzlerce insanın yaralandığı, binlerce insanın toprağını terk etmek zorunda kaldığı Maraş katliamı bir Alevi Katliamıdır ve hala “TÜRKİYE’NİN KARA KUTUSU” olma özelliğini korumaktadır. Maraş Katliamının üzerinden 46 yıl geçti. Yaşanan bu katliam, basit bir “Alevi-Sünni” düşmanlığı ile açıklanamayacak kadar ciddi nedenleri ve derin sonuçları olan bir katliamdır. Maraş Katliamı noktasına, virgülüne kadar hesaplanmış, planlı ve örgütlü bir saldırıydı. Katliamın her bir evresi ve olası sonuçları en ince ayrıntılarına kadar hesaplanmış ve özel harp dairesi ile devlet içinde yuvalanmış çetelerin bizzat rol oynadığı bir katliamdır. 7-8 gün süren katliam süresince devlet hiçbir müdahalede bulunmamış ve adeta birçok legal ve illegal birimleri ile katliama katkı sunmuştur.

Bütün bunlara rağmen 46 yıl boyunca katliamın arkasındaki güçler ve katliam sırasında bizzat rol oynayan kurum ve tetikçiler açığa çıkarılmamış ve katliam tüm yönleri ile aydınlatılmamıştır. Tersine bir çok sorumlu ve tetikçiye devlet kademelerinde çeşitli görevler verilmiş veya siyasette yükselip, milletvekili yapılarak ödüllendirilmişlerdir. Maraş Katliamı, bugünkü Türkiye’nin yollarını döşeyen, yaşanılan her türlü sosyo-ekonomik, siyasal meselenin tam da sonuçlarından biri olan tarihin en korkunç katliamlarından birisidir. Maraş Katliamı milyonlarca insanı mağdur eden, binlerce insanın katledilmesine yol açan darbenin öncesinde planlanan bu katliam, yaşadığımız her derin toplumsal bir travmadır.

Maraş Katliamının sorumlularını bilerek ve isteyerek ortaya çıkarmayan devlet ve siyasal iktidarlar, Çorum, Sivas, Madımak, Gazi, Gezi, Suruç, Roboski, Cezaevleri, Soma, Amasra ve adını sayamadığımız binlerce faili meçhul katliam ve cinayetin işlenmesine de cesaret vermiştir.
Biz Aleviler olarak, Laik, demokratik, özgür bir ülkede herkesin eşit haklarla, eşit koşullarda, barış içinde, birlikte, bir arada yaşama iradesinden ve inadından vazgeçmeyeceğiz. Bizler; demokrasinin, insan haklarının, özgürlüklerin, hukukun üstünlüğünün, adaletin yeşermesini istediğimiz bu coğrafyada katliamlarla yüzleşmenin şart olduğunu düşünüyoruz. Türkiye Halkları ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti geçmişiyle, tarihiyle, katliamlarla yüzleşmek zorundadır. Bu yüzleşme gerçekleşmeden bu ülkeye demokrasi asla gelmeyecektir. Demokrasinin olmadığı bir yerde, barıştan, özgürlüklerden ve en önemlisi yaşam hakkından bahsetmek te mümkün olmayacaktır.

Bizler Maraş’ta kocasına “Beni sen öldür, onların eline bırakma” diyen Ümmühan Doğan’ı, parçalandıktan sonra kazana atılıp, yakılan 14 yaşındaki Ali Tıraş’ı, karnında 8 aylık bebeğiyle katledilen Esma Suna’yı, kendi düğün gününde öldürülen Mehmet Ali’yi, Sivas’a türküleri ve semahlarından başka bir şey götürmedikleri halde yakılarak katledilen otuz üç canımızı, Ankara’da barış istedikleri için katledilen canları da, unutmadık.

Biz Aleviler olarak diyoruz ki;
Bizi depremde göçük altında bırakanları, bir gecede tüm hayatları yerle bir olanları, 2 sene geçmesine rağmen hala yaşamları normale dönmemiş canları ve elbette bir mezar yeri bile olmayan canları asla unutmadık ve unutmayacağız cümlesinin acısı acımız, yoksulluğu yoksulluğumuzdur. 6 şubatta uzattığımız kardeşlik elini daima uzatmaya devam edeceğiz.
Katliamlardan hesap sormak yerine katilleri aklayanları ve saklayanları da unutmadık unutmayacağız…

Akıtılan bunca kanın hesabı sorulana kadar, her alanda var olacağız. Bu ülkedeki farklı inanç ve kültürleri ötekileştirmeden, bu topraklara barış, eşitlik ve adalet gelene kadar mücadelemize devam edeceğiz.

Laik ve Demokratik Türkiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz. Maraş Katliamını unutmadık, unutturmayacağız dedi.

Anmaya Alevi Canları, Emek ve Demokrasi güçleri katıldı..

YORUM YAP

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.