Davutoğlu’ndan Bahçeli’ye videolu mesaj: İyi dinleyin, belki bu sefer anlarsınız « Hatay Yeni Haber Gazetesi

21 Kasım 2024 - 19:36

Davutoğlu’ndan Bahçeli’ye videolu mesaj: İyi dinleyin, belki bu sefer anlarsınız

Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu, sosyal medya hesabından MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi etiketleyerek saat 23:30’da bir paylaşımda bulunacağını söyledi. Saatler 23:30’u gösterdiğinde bir video paylaşan bulunan Davutoğlu “İyi dinleyin, belki bu sefer anlarsınız” notunu düştü.

Davutoğlu’ndan Bahçeli’ye videolu mesaj: İyi dinleyin, belki bu sefer anlarsınız
Son Güncelleme :

18 Haziran 2022 - 15:29

303 views

Davutoğlu’ndan Bahçeli’ye videolu mesaj: İyi dinleyin, belki bu sefer anlarsınız
Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu, sosyal medya hesabından MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi etiketleyerek saat 23:30’da bir paylaşımda bulunacağını söyledi. Saatler 23:30’u gösterdiğinde bir video paylaşan bulunan Davutoğlu “İyi dinleyin, belki bu sefer anlarsınız” notunu düştü.

Reklam

http://www.asitemizlik.com.tr, Bu Reklam Linki ile firmamıza başvuru yapanlara firmamız tarafından %10 indirim yapılacaktır.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, sosyal medya hesabından MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye çağrıda bulundu.
”Sayın Bahçeli, bugün biraz uykusuz kalmanızı rica ediyorum” diyen Davutoğlu, ”Saat 23:30’u bekleyin lütfen” ifadelerini kullandı.
‘İyi dinleyin, belki bu sefer anlarsınız’
Davutoğlu saatler 23:30’u gösterdiğinde Twitter hesabından paylaşımını yaptı. Gelecek Partisi Lideri paylaşımda, “Sayın @dbdevletbahceli iyi dinleyin, belki bu sefer anlarsınız. ” notunu düştüğü bir video yayımladı.
Psikolojik sıhhatiniz konusunda kaygılıyım
Davutoğlu, MHP lideri Bahçeli’yle ilgili “Sayın Bahçeli, son grup konuşmanızı dinlerken sizin adınıza çok üzüldüm. Yine asabi bir yüz, yine sert cümleler, yine hakaret dili ve her haliyle yüreğiyle dili arasında bağı olmayan bir gördüm. Sizin psikolojik sıhhatiniz konusunda ciddi şekilde kaygılıyım” dedi.
Davutoğlu’nun Bahçeli’ye seslenişi şöyle:
‘Bir insan nasıl bu kadar öfkeli olabiliyor’
Sayın Bahçeli, son grup toplantısını dinlerken sizin adınıza yine çok üzüldüm. Yine asabi bir yüz, yine sert cümleler, yine hakaret dili. Ve her haliyle yüreğiyle dili arasında bağı olmayan bir insan gördüm. Daha önceki bir hasbihalimizde ‘aman kendinize dikkat edin’ demiştim. Şimdi bir kez daha söylüyorum: Sizin psikolojik sıhhatiniz konusunda ciddi şekilde kaygılıyım.
Bir insan nasıl bu kadar öfkeli olabiliyor. Diline nasıl bu kadar ağır kelimeler yükleyebiliyor. Mevlana’nın bir sözü var: ‘Kalp deniz, dil kıyıdır; denizde ne varsa kıyı odur’ Aslında sizin şu anda anlıyorum ki probleminiz dilinizde değil, kalbinizde. Şu anda akademik hayatta olsam bir doktora öğrencime sözcükler, mimikler ve siyaset ilişkisi bağlamında sizi incelemesini tavsiye ederdim. Bir sonuca aslında ben ulaştım: Sizin probleminiz yalnızlık. İnsan insanın şifasıdır Sayın Bahçeli. Siz insan arasına karışmadığınız için, Diyarbakır’a gidemediğiniz için mesela, Kürtlerin halini anlayamazsınız. Toroslara Yörüklerin arasına karışmadığınız için onları da anlayamazsınız. Sizi son olarak Trakya’da ne zaman gördük Sayın Bahçeli ya da Erzurum’da… Hakkınızı yemeyelim, Sayın Erdoğan ile Ahlat’a gitmişliğiniz var Doğu adına. Resmi protokolle, resmi bir şekilde. Sayın Bahçeli ile aramızdaki fark bu. Siz bizi anlayamazsınız. Ama ben sizi anlıyorum. Sizin niye öfkeli olduğunuzu da biliyorum. Diyarbakır’da yayınlamış olduğumuz, demokratik geleceğimizin inşası Kürt Meselesi Çalıştayı’na takmışsınız. Hayır, aslında ondan rahatsız değilsiniz. Ona geleceğim ama siz ondan rahatsız değilsiniz. Siz neden rahatsızsınız biliyor musunuz? Daha bir ay önce, Antalya’da Yörük Ahmet diye karşılanan birinin bundan bir kaç gün önce Diyarbakır’da Serok Ahmet diye gür bir sesle karşılanmasından rahatsızsınız. Siz Doğu’da ve Batı’da, Türkler ve Kürtler, Sünniler ve Aleviler tarafından aynı anda sevilen herkesten rahatsız olursunuz. Sizin zıt kutbunuz olan örgüt de rahatsız olur. Çok ilginç. Bahsettiğiniz çalıştayla ilgili bir siz rahatsız oldunuz bir de terör örgütü. Çünkü biz, sizlerin beslendiği o nefret dilini kurutmaya geliyoruz. Çünkü biz, sizlerin beslendiği o kutuplaştırıcı dili tasfiye etmeye geliyoruz. Onun için yeni bir zihniyet diyoruz. Ne demişiz. 10 maddede yeni bir zihniyet demişiz. Buna mı karşısınız. Çünkü siz eski zihniyetin 90’lı yılların zihniyetinin hakim olmasını istiyorsunuz. Yerli bir yaklaşım demişiz, buna mı karşı çıkıyorsunuz. Evet bu ülkenin insanları bu toprakların çocukları siz isteseniz de istemeseniz de yerli bir yöntemle anlaşacaklar.

Reklam

‘Sizin gibi düşünmeyen herkes ya hain ya terörist’
Düşünce ve ifade özgürlüğü demişiz. Buna mı karşı çıkıyorsunuz? Doğru karşı çıkarsınız, çünkü sizin gibi düşünmeyen herkes ya hain ya terörist. Alışın Sayın Bahçeli, sizden farklı düşünenler de bu ülkenin vatandaşları.
‘İsteyen istediği dili öğrenir, öğretir’
Ne demişiz ana dilde eğitim demişiz. Allah aşkına ana dil insanlara bir lütfudur. İsteyen istediği dili öğrenir, öğretir. Aynı metinde görmüyor musunuz? Resmi dilimiz Türkçe diyoruz. Ama bilin, Feqîyê Teyran’ın o güzel Kürtçe’sini anlayabilseydiniz, Yunus Emre’den farklı bir şey söylemediğini görürdünüz. Ama sizin gönlünüz kapalı. Ne demişiz. Yerel yönetimlerde demokrasi demişiz. Evet biz KYK’ya da kayyuma da karşıyız. Seçimle iş başına gelenin seçimle gideceğine inanırız. Ne demişiz. Doğu’da yeni bir sosyo-ekonomik kalkınma planı demişiz. Yanlış mı demişiz Sayın Bahçeli? O bölgede teknolojik üstler kurulsun demişiz. Yanlış mı demişiz? Türkiye’nin batısında ne varsa doğusunda da o olsun demişiz. Bundan mı rahatsız oluyorsunuz. Ne istiyorsunuz Allah aşkına? Nedir bu kutuplaştırıcı dil. Bir takım örgütlerden bahsediyorsunuz. Şimdi ben size soyayım. Bir ara terör başı Öcalan’a gül veren biri vardı. Şimdi size yoldaşım diyor. Hiç bir açıklama yapmadınız. Yoldaşın yoldaşı hakkında ne düşünüyorsunuz. Bir seçim kazanmak için İmralı’dan mektup getirmeyi meşru gördünüz. Kırmızı bültenle aranan Osman Öcalan’ın televizyonlara çıkmasını neredeyse alkışladınız. Bunlar terörle işbirliği değil mi? Biz ise açığız yalınız netiz. Bir kez daha söylüyoruz. Evet Türkiye’de Cumhuriyetimizin 100. yılına girerken yepyeni bir zihniyete ihtiyaç var Sayın Bahçeli. Asık suratlı bir zihniyete değil, mütebessim bir zihniyete. Bir nefret diline değil, ‘biz bu topraklara sevgi tohumu ekmek istiyoruz’ diyen. Hz. Mevlana’nın diline ihtiyaç var Sayın Bahçeli.
‘Tarihe başarısız bir lider olarak geçeceksiniz’
Siz isteseniz de istemeseniz de bu toprağın insanları yeni nesilleri bu dille konuşmayı başaracaklar. Siz ise tarihe başarısız bir lider olarak geçeceksiniz. Yoldaşını yolda bırakan bir lider olarak geçeceksiniz. Sayın Ecevit’i nasıl yolda bıraktığınızı herkes biliyor. Siyasi kundakçı diyorsunuz ya. Kim kundakladı o günkü hükümeti? Şimdi Sayın Erdoğan’ı da buradan uyarıyorum, yakın bir zaman da o kundakçılığı Cumhur İttifakı’na da yaparsa hiç şaşırmayın. Aslında Sayın Bahçeli, bu mesajlarını bize vermiyor Sayın Erdoğan’a veriyor. Sakın ola ki yeniden demokratik bir yaklaşımla yeni bir zihniyet geliştirmeye kalkma. Serok Ahmet ifadesiyle bana yüklenirken aslında başka mesaj vaeriyor.
Davutoğlu Diyarbakır’da 10 maddelik açıklama yapmıştı
Diyarbakır ziyaretinde konuşan Gelecek Partisi lideri Davutoğlu, Kürt sorununun çözümü için önerilerinin yer aldığı “Kürt Meselesi: Yeni Bir Demokratikleşme Sürecinin Temel Unsurları” metni açıklamıştı.
Yine ‘Serok Ahmet’ demişti
Bu açıklamaya tepki gösteren MHP lideri Bahçeli ise dünkü grup toplantısında Davutoğlu’nu şu sözlerle hedef almıştı: “Zillet ittifakının ıslah olmaz üyesi Serok Ahmet’in, Diyarbakır’da düzenlenen “Demokratik Geleceğimizin İnşası: Kürt Meselesi” çalıştayında yaptığı konuşma, bu çalıştaya PKK’lıların ve FETÖ’cülerin aleni katılımı bölücü bir provokasyondur. Serok artık kartını açık oynamaktadır. Ve PKK tezlerini savunacak kadar çukurlaşmıştır. Serok Ahmet, Türkiye’nin başına sarılmış beladır, kumanda edilen mandacıdır, geçmişi ve geleceğiyle siyasi kundakçıdır.”
16 gazeteci gizli tanık ifadeleri ile tutuklandı
Diyarbakır merkezli yürütülen soruşturmada 16 gazetecinin tutuklanmasında, çok sayıda gizli tanık ifadesi ile teslim olan veya yakalanan örgüt mensuplarının verdiği ifadelerin etkili olduğu anlaşıldı. Hakkında tutuklama kararı verilen Gazeteci Safiye Alağaş’ın savcılık sevk yazısında üyesi olduğu dernekler tek tek sıralandı.

Reklam

YORUM YAP

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.