“HEP BİRLİKTE TERÖRÜN ÜSTESİNDEN GELMEMİZ LAZIM”
Irak’ın kuzeyindeki operasyonda şehit olan Piyade Uzman Çavuş Bilal Türkmen’in cenazesine katıldığını ve terörü lanetlediğini ifade eden Başkan Savaş,” Öncelikle tüm milletimizin ve Hatay’ımızın başı sağ olsun. Son yıllarda haftada bir veya on günde bir şehit cenazesine gidiyoruz. Oradaki acılı aileler ile karşı karşıya geliyoruz. İnsanlarımızın hassasiyetleri büyük ve insanlarımız şehitlerimizin defin işlemlerinde hem yardım hem de dua ediyorlar. Güzel günleri ve kötü günleri birlikte geçirmek toplumumuz için çok önemli. Tabii ki güzel günlerde daha fazla mutlu oluyoruz. Ama böyle sıkıntılı günlerde de kalabalık olduğu halde oradaki sıkıntılarınız ve dertleriniz artıyor. Ama şu da bir gerçek ki insanlar gittikten sonra aileler tek başlarına kalıyorlar. Özellikle anneler dört duvar arasında depresyona giriyorlar. Yıllarca bu depresyon devam ediyor, anne ve acılı eş gerçekten de hayatı kendine zehir ediyor. Belki erkekler evlerinin dışlarında zaman geçirdiklerinden dolayı kolay kolay depresyona girmiyor ama özellikle anne ve eşler çok acı çekiyor. Onlar adına bizler de çok üzülüyoruz. Bir de yıllardır bitmeyen ve tasvip etmediğimiz bu olaylarda 30 bin küsur şehit vermişiz. Hep birlikte terörün üstesinden gelmemiz lazım. İnşallah geleceğimiz günler de yakındır. Geçen hafta da maalesef bir şehidimiz vardı. Bugün de Payaslı hemşehrimizi sonsuzluğa uğurladık. Tabii ki cenaze çok kalabalıktı tüm devlet erkanları, siyasiler, insanlarımız ve hemşehrilerimiz oradaydı ama istiyoruz ki bu sıkıntılı günler bir daha olmasın. Ailelerimiz artık şehit haberleri ile yıkılmasın. Ve milletimiz de artık üzülmesin. Bu terör belasından bir an önce hem coğrafya olarak hem de ülke olarak kurtulmuş oluruz. Ve biz de rahat yaşayan ülkeler gibi huzurlu bir hayat süreriz” dedi.
“BİZ HATAY ADINA YAPILMASI GEREKEN TÜM ADIMLARI ATTIK”
EXPO’dan sonra Hatay’ın Gastronomi şehri olması ile alakalı önemli açıklamalarda bulunan Başkan Savaş, ”UNESCO Birleşmiş Milletlere ait önemli bir kurumdur. UNESCO dünyadaki enleri seçiyor. Birçok alanda sizin yaratıcı bir şehir olup olmadığınıza bakıyor. Geleneklere bağlı bir birikiminiz, tasarım, el sanatları, gastronomi ve bilim gibi birçok alanda sizi tartıyor. Ama buraya önceden dosya hazırlayarak vermek çok zor. Hazırlanan dosyaların değerlendirmesi, verilen dosyalardan sonuç almak da çok zor. Biz 2010’dan beri bu hamleyi yaptık. 2010’dan beri bir orkestra kurduk. Bu orkestranın şefliğini ben yaptım. Arkadaşlarımız durmadan ve yorulmadan çalıştılar. Tabi sivil toplum kuruluşlarımızdan da destek aldık. Bu konuda aşçılarımızdan da destek aldık. Kim ben bir katkı sağlayacağım diyecekse ondan katkı almayı bir borç bildik ve değerlendirdik. Hatta İstanbul’daki aşçılarımızdan bile destek aldık. Biz Hatay adına yapılması gereken tüm adımları attık. Derslerimize iyi çalıştık geç oldu belki ama sonuç itibari ile altın bir bilezik aldı Hatay. Yani bu Hatay’ın kurtuluş mücadelesi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Hatay’a desteği, Hatay devletinin kurulması, Tayfur Sökmen ve arkadaşlarının mücadele etmesi ve Hatay devletinin Türkiye Cumhuriyeti’ne girme hakkından sonraki en önemli hadisedir Hatay’ın gastronomi şehri olması. Bu bir altın bileziktir. UNESCO sen özelsin diyor ve senin özel kültürün dünyada 26 şehir ile birlikte çok özeldir. Sizi özel şehir olarak kabul ettik sizin bu değerlerinizi gelecek nesillere taşımanız lazım demektedir. Aynı zamanda dünya ile bu nimeti paylaşmanız lazım. Paylaşırken de kazanmanız lazım diyor. Yani biz tabii ki değerlerimizi paylaşacağız. Ama paylaşırken de bu şehir her gün artan bir kat sayı ile para kazanmaya başlayacak. Misafirlerimiz, çalışma arkadaşlarımız ve bizimle iş yapan firmalar geliyor Hatay’a. Biz son günlerde otel bulmakta bile zorlanıyoruz. Valiliğimizin web sitesi ve bizim web sitemiz geçmişe göre çok daha fazla tıklanmakta. Bu güzel olayların duyulması bile Hatay’ı cazibe merkezi haline getirdi. Hatay’ın altyapısını, tarihi alanların restorasyonunu, Asi Nehri’ni ayağa kaldırıp, ulaşımı toparlarsak ve insanlar bunu biraz daha fazla duyarsa Hatay gastronomiden müthiş para kazanacak” dedi.
“BU ŞEHİR HANGİ ŞEKİLDE ÖN PLANDA OLUR DİYE DÜŞÜNEREK ÇALIŞMALAR GERÇEKLEŞTİRİYORUZ”
Hatay’ın daha ön planda olması amacıyla çalışmalar gerçekleştirdiklerini vurgulayan Başkan Savaş, “Bu şehir hangi şekilde ön planda olur diye düşünerek çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Bu çalıştığımız mutfaktaki değerlerimiz hangisi dış dünya ile yarışacaksa onları ön plana çıkarıyoruz. Ve insanlarımız bundan para kazansın istiyoruz. Hatay’da devamlı hemşehrilerimizin beklentilerine bakıyoruz. Benim önemsediğim iki şey gençlerimiz ve kadınlarımızdır. Gençlerimizin ve kadınlarımızın ailesi, kendileri ve gelecekleri için beklentilerinin neler olduğunu sorguluyoruz. Şu anki durumundan mutlu olup olmadıkları ya da ne gibi ihtiyaçlarının olduğunu sorguluyoruz. Kadınlarımız çalışmak istiyorlar. Çalışan kadınlarımızın oranı %24 oranında. Geri kalanı ise çalışmıyor. Hatay’ın en büyük sorunlarını sorguladığınız zaman kadınlarımız altyapı, Suriyeliler ve işsizlik denmektedirler” ifadelerine yer verdi.
“AMACIMIZ BU KADAR SIKINTININ İÇERİSİNDE ŞEHRİMİZİ MUTLU ETMEKTİR”
Hatay’ın dünyada daha fazla adından söz edilmesi için oldukça zengin bir il olduğunu belirten Başkan Savaş, “ Bizim rekabet edeceğimiz tarihimiz, kültürümüz, medeniyet birikimimiz ve yemeklerimiz var. Yemeklerimizi ön plana çıkaracağız. Bitki örtümüz de oldukça zengin. Çiçeklerimiz ve 850 tane de tıbbı aromatik bitkimiz var. Hatay’ın harika bir coğrafyası var. Bu nedenle böyle büyük organizasyonlara aday olduk. Hatay’ın gastronomi şehri olması ile Hatay’da vizyon sağlanacak ve insanların mutluluk katsayılarını yükselecek ve ekonomik anlamda daha güçlü olacağız. Kadınlarımız, gençlerimiz kısacası herkes para kazanacak. İsviçre’ye gittiğimde dağın başında bir köye götürdüler bizi. Ahşaptan yapılan iki katlı bina ve mahzen gibi bir yeri vardı. UNESCO burayı gastronomi köyü olarak tescillemiş. Bizler de bunun için çok çalıştık. Amacımız bu kadar sıkıntının içerisinde şehrimizi mutlu etmektir”
AMACIMIZ SAVAŞIN GÖLGESİNDE AĞLAMAK DEĞİL ŞEHRİMİZİN ENLERİNİ ÖN PLANA ÇIKARMAKTIR”
Hatay’ın gastronomi şehri olması hakkında izleyicilere bilgi veren Başkan Savaş, “Gastronomi şehri olduğumuz zaman Hatay’ın daha fazla aşçı ihtiyacı ve daha fazla iş yeri ihtiyacı olacak. İnşallah bir sokağı gurme sokağı yapacağız. EXPO’da bir sokağı da aynı şekilde yapacağız. Oraya Hatay Medeniyetler Sofrası diyeceğiz. Her zaman her şeyde bir Hayır var diyorum. Sebebine gelince bunu geç almamız Hatay için bir şans ve büyük bir faydası oldu. Antakya belediyesi zamanında çok zorlamıştık ama gücümüz yetmedi. Alsaydık da Antakya adına almış olacaktık. Ama şimdi Hatay adına almış olduk. Ama şimdi Erzin’den Samandağ’a, Yayladağı’ndan Hassa’ya kadar bütün şehir bundan nasiplenecek. Dünyadaki şehirler arasında 26 tane şehir gastronomi şehri ilan edilmiş ve bunlar özel şehirler. Lezzetlerimizi dünya ile paylaşacağız. İlk olarak 2015 yılında Gaziantep aldı. Daha sonra da biz aldık. Bizden önce de Lübnan’da bir şehir almış. Biz bu üç tane şehir ile kendi aramızda gastronomi turları yapabiliriz. Bizim deniz otobüsü çalışmalarımız da var. Bu çalışmalar üç tane şehri birleştiren bir çalışma. Deniz otobüsü ile seferler düzenleyebiliriz. Amacımız bu savaşın gölgesinde ağlamak falan değil şehrimizi enlerini ön plana çıkarmaktır. Ayrıca buradan ekonomik kazanç sağlayarak insanlarımızı huzurlu ve mutlu etmektir. Organizasyonlarda en azından harçlığını çıkarmak içi çiçek yetiştirecek ve bu güzellikleri insanlarımızla paylaşacak olan insanlara ihtiyacımız var. Şu anda danışmanım iç ve dış turizme yönelik çalışmalar gerçekleştiriyor. Lübnan’a gelen turistler çok zengin. Lübnan’a gelen zengin turistlerin Hatay’a da uğramalarını veya Hatay’ a gelen turistlerin Lübnan’a, Gaziantep’e gitme fırsatlarını bulmalarını istiyoruz” dedi.“HATAY’IN TOPRAĞINA VE İNSANINA HER ZAMAN GÜVENİYORUZ”
Dünya konseptinde ekonominin can damarı olduğunu ifade eden Başkan Savaş, “Siz istiyorsanız dünyaya açılacak dağarcığa sahip olursunuz. İstemiyorsanız da kaldırım, kanalizasyon ve su getirmek için sadece çaba sarf edersiniz. Artık dünyadaki konsept şehrin ekonomisidir. Can damarıdır. Şehrin eğitimi, kültürü, sportif faaliyetleridir. Bütün bunlar ile birlikte şehirdeki entelektüel birikimi arttıran olaylardır. Bunlar arttıkça da huzur ve dünyaya pozitif bakış açınız fazla olur. Hatay Büyükşehir Belediyesi olarak bizler böyle çalışmaya devam ederek Hatay’ın enlerini ve dünyaya yarışacak birikimlerimizi sahaya sürmeye devam edeceğiz. Şuanda başka çalışmalarımız daha var. Kooperatif için de çalışmalarımız devam ediyor inşallah onu da en kısa zamanda bitireceğiz. Defne sabunu, nar ekşisi, zeytinyağı gibi ayrıca gar sabunu için de testler devam ediyor. Belki de kahveyi de buna ekleyeceğiz. Bununla uğraşan insanlar arasında kooperatif kuracağız. Ve büyük firmalara, marketlere Hatay Büyükşehir Belediyesi’nin önderliğinde satacağız. Hatay’ın toprağına ve insanına her zaman güveniyoruz. Dünyada üç noktada kırmızı kızıl toprak var. Biri İtalya diğeri İspanya ve üçüncüsü de Türkiye’de bizim şehrimize nasip olmuş bu topraklar. Bu toprakta yetişen ürünler hem lezzetli hem de dört beş kat daha verimli oluyor.
BAŞKAN SAVAŞ EXPO, HATAY’IN GASTRONOMİ ŞEHRİ OLMASI VE BEŞİNCİ TEŞVİK BÖLGESİ OLMASIYLA HATAY’DAKİ EKONOMİNİN CANLANACAĞINI VURGULADI
EXPO, Hatay’ın gastronomi şehri olması ve beşinci teşvik bölgesi olmasıyla ekonomisinin canlanacağını ifade eden Başkan Savaş,” Biz bu organizasyonlarda yer aldığımız zaman ve beşinci teşvik bölgesi olduğumuz zaman Hatay’daki insanlarımızın para kazanmasını sağlamış olacağız. Bunlar belki de belediyelerin yapacağı işler değildir ama biz bunları yapmak zorundayız. Hatay geleceğe umutla bakmak zorunda. Kadınlar için yaptığımız araştırmada kadınlarımızın beklentisi %44 pozitifken %56’sı negatif beklenti içerisinde. Türkiye ve Hatay kötüye gidiyor denilmekte. Biz bu insanlarımızı ve iyiye giden sayısının arttırmamız lazım. Evde kadınlarımız mutsuzsa eşi de mutsuz çocuklar da mutsuzdur. Karamsar çocuk veya eş o aileye bir şey veremez. Bu da çocukların geleceğini etkiler. Biz hanımlarımızı mutlu kılacak işler yapmamız lazım. Ailelere pozitif algı oluşacak bir ortam lazım. Bütün bunla kızıl topraktan elde edeceğimiz ekolojik tarım, EXPO, gastronomi ile olacak. Hatay sanayi, demirçelik ve çimento sanayi açısından gelişmiş olabilir. Doğal ürettiğimiz ürünlerin satılması belki de Hatay’da zararlı fabrikaların dışlanmasına sebep olacaktır” dedi.
BİZ KADER KURBANI OLSAK DA SURİYE’DEKİ SAVAŞIN BİR AN ÖNCE BİTMESİNİ İSTİYOR VE SURİYELİLERİN MEMLEKETLERİNE DÖNMELERİNİ İSTİYORUZ”
Beşinci teşvik bölgesi hakkında da izleyicilere bilgi veren Başkan Savaş,” EXPO, gastronomi ve beşinci teşvik bölgesi birbirini tamamlayan öğelerdir. Biz sadece hakkımızı istiyoruz. Bazıları politikaya malzeme yaptığımı söylüyor. Keşke bunu diyen arkadaşlar Ankara’ya giderek bunu çözseler. Biz de açıklama yapmaktan kurtulsak ve ben de Hatay adına onlara teşekkür etsem. Son bir yılda 7 tane müessesenin Osmaniye ye taşındığını düşünün. Ve o yedi müessesede 5 bin kişi çalışıyor. Bundan dolayı burada işsizlik müthiş bir şekilde yükselmeye devam ediyor. Yatırım yapılmaz oldu. Ve Suriyeliler de hem esnafımızın ve tarım işçilerimizin ekmeğine ortak oldu. Bizler onların kader kurbanı olduklarını biliyor olsak da Suriye’deki savaşın bir an önce bitmesini istiyor ve Suriyelilerin memleketlerine dönmesini istiyoruz. Nihayetinde biz küçük bir iliz. 500 bin nüfusu altı yıldır misafir ediyoruz. Ama savaş bitince de gitmelerini istiyorum. Çünkü insanlarımız ve kadınlarımıza sorduğunuz zaman bu sıkıntıyı da dile getiriyorlar. Kadınlarımız %22 oranında altyapı sorunu, %21 işsizlik ve %19 Suriye meselesi diyorlar. Suriyeliler ile aramızda sosyo kültürel, dil ve entelektüel birikim farkı var. Kültürel eğitimde de farklılıklar var. Savaş bitsin ve herkes memleketine dönsün istiyoruz. Bizim insanımızın da hak etmiş olduğu sosyo ekonomik duruma erişmesi için 5’inci bölgeye gelmesini istiyoruz. Biz 6 ayda 500 bin imzayı toplayacağız diye yola çıktık. 21 günde 517 bin 259 imza topladık. Şuanda da 589 bin civarında imza var” ifadelerine yer verdi.
“EXPO, GASTRONOMİ VE BEŞİNCİ TEŞVİK BÖLGESİNİ DE ALIRSAK HATAY AŞAĞI DOĞRU DEĞİL YUKARI DOĞRU İVME KAZANIR”
Beşinci teşvik bölgesi için görüşmeler gerçekleştirdiğini belirten Başkan Savaş,” Hatay Günleri’nde Ankara’ya gittiğimde bakanımız bana Hatay günlerinden bir gün önce randevu verdi. Benim de Bursa’da deniz uçağı için toplantım vardı. İstanbul’da Hatay’ın belli bölgeleri için çalıştığımız bir ışıklandırma olayı var. Bakan beyle buluşamadık. İnşallah bu hafta buluşmaya çalışacağız. Bu konu da Ankara’daki yetkili kurumlar bize set çekmiş değil. Bu nedenle sanayi bakanımızın bakışından umutluyum. 17 tane 4’üncü bölge var. 17 ilin içinde Suriyelilerin %89’u bizde yaşıyor. Türkiye’de Suriyelilerin en fazla yaşadığı üçüncü iliz. Bizim hakkımızın verilmesini istiyoruz. Biz 2011-2012 yılında sosyo ekonomik gelişmişlikte 45’inci ildik. Şimdi 58’e düşmüş durumdayız. Bizim suçumuz ne. Biz sadece Hatay halkı adına hakkımızı istiyoruz. Sayın milletvekillerimizden rica ediyoruz. 10 tane milletvekilimiz var. Hangi partiden olursa olsun lütfen el atsınlar. Kimse sadece benim sırtıma yüklemesin. Biz bütün çalışmalarımızı hesaplarımızı onlarla paylaşmaya hazırız. Yani Hatay 5 yıl önce 4’ü hak ediyordu. Ama şimdi 5’i hak ediyor. Bizim gelirimiz kişi başına 7 bin 637 dolar iken şuanda 6 bin 122 dolara düşmüş. Beş yılda geriye gitmişiz. Hatay’ın 2012’de 6 buçuk miyar dolar ticaret hacmi 2016 sonunda 4,3 milyar dolara düşmüş. Hatay beş yılda negatife inmiş. Bu hakikaten EXPO, gastronomiden sonra beşinci teşvik bölgesini de alırsak Hatay artık aşağı doğru değil yukarıya doğru ivme kazanır “ dedi.
“LONDRA VE PARİS NE KADAR GÜVENLİYSE HATAY DA O KADAR GÜVENLİ”
Hatay’ın terör şehri olması hakkında yanlış bir algı oluşturulduğun ifade eden Başkan Savaş, “Önce EXPO ile olumsuz algıyı değiştirdik. Düsseldorf’ta final toplantısına gittiğimde Çin ile Avustralya ile yarışıyorduk. Orada Kanada’nın temsilcisi Hatay da terör ve savaşın olduğunu söyledi. Herkes dondu kaldı ve ben söz aldım. Hatay’a verilmeyip nereye vereceksiniz dedim. Eğer Hatay ‘da terörü bitirmek istiyorsanız, Ortadoğu’da savaşı bitirmek istiyorsanız oradaki umutlu insan sayısını arttırılması gerektiğini söyledim. Bu yüzden Hatay’a verilmesi gerektiğini söyledim. Ve herkes şaşırdı. Herkes haklı gördü beni. Suriye’den gelen çocuğa resim çiz derseniz silah resmi, ya da bıçak resmi çiziyor. Bir kısmı da evsiz kalmış diye ev çiziyor. Ama siz o çocuğu ilk günden itibaren eğitimle tanıştırırsanız o çocuk ev, çiçek, uçak veya ağaç çizer. Böylece pozitif algı oluşturacak şeyler çizecek. Ama o çocuk savaş ortamında okula gidemiyorsa her gün silah görüyorsa onu çiziyor. Hatay’da Allaha şükür öyle bir algı yok. Ama Ortadoğu’da kanın ve gözyaşının akmadığı gün yok. Bunun sebebi cehalet, umutsuzluk ve ekonomik olarak sıkıntılardan kaynaklanıyor. Ekonominizi düzeltmezseniz eğitilen insan sayısını arttıramazsanız bunları yok edemezsiniz. Eğitimi artan insanının ufku da geniş olur. O insan mutlu olur ve etrafına gülücük saçar. Biz tabi ki terör ortamında her gün konuştuk Hatay’da terör yok diye. Londra ve Paris ne kadar güvenliyse Hatay’da o kadar güvenli. EXPO, gastronomi ve teşvik konusu olunca millet savaşı unuttu. Ankara’ya gidiş dönüşlerde uçaklarda yer yok” dedi.
“EXPO İÇİN HATAY’DA ADETA SEFERBERLİK YAPACAĞIZ”
EXPO için Hatay’da adeta seferberlik yapacaklarının altınızı çizen Başkan Savaş,” EXPO için Hatay’da adeta seferberlik yapacağız. Bize belki 25-30 bin kişi lazım olacak. Belki önce para kazanmayacaklar. Bizlerle gönüllü çalışmak isteyen insanlar da var. 200 dönüm arazide çiçek tarlamız olacak. Bu çiçeklerin arasından gezerken de resim sergileri, Hatay ile ilgili şarkılar ve kültürümüzle ilgili gurme sokaklarımız olacak. Ayrıca Hatay Medeniyetler Sofrasından yemek yiyecek insanlar. Bu bölgeye 4-5 saat ayırdığınız zaman alışveriş yapabilecek hem de çiçekleri de görmüş olacaklar. Hatay olarak özel şehiriz. Biz de mesela Yasin suresinde birçok ayette Hatay’ı anlatıyor. Habib-i Neccar Hazretlerini anlatıyor. Özellikle Antakya anlatılıyor. Sorduğumda onların da burayla ilgili kendi ayetleri var. Bu ayetlerini gören herkes şaşıracaktı. Din kardeşi olmasak da aynı ülkenin çocuklarıyız. Buraya gelen herkes bu duruma sempati duyacak. Altyapı, kanalizasyon veya parkeyi herkes yapar. Mühim olan bu şehire katacağınız Expo, Gastronomi gibi ekstra katkılarınız ve dünyaya açılmaktır. Biz onun peşindeyiz” dedi.
“HATAY 13 MEDENİYETİN YAŞADIĞI KÜLTÜRLÜ BİR ŞEHİR”
Benim çok sanat geçmişim yok. Bizde bando var, mehteran, tiyatro ekibimiz, engelli müzik grubumuz, sanat müziği ve halk müziği gruplarımız, medeniyetler korosuna destek veriyoruz. Onlar da şuan Amerika’da bizi destekliyorlar. Onlar bizim kültür elçimiz. Yani biz Hatay’ın medeniyetler şehri olduğunu diyoruz. Hatay 13 ayrı medeniyetin yaşadığı kültürlü bir şehir. Tarihi geçmişimiz de var. Çok şükür hepsinde de güzel işler yapıyoruz. Geçtiğimiz gün sanat müziği konserimiz de vardı. Yer bulamayan insanlarımız oldu. Ayakta seyredenler de oldu. O kadar güzel bir konser oldu yani diğer korolarımız da aynı şekilde. Bunlar şehrimize var olan hadiseler bizler de bunları ön planda tutmak istiyoruz. Medeniyetler Korosuna ekonomik anlamda çok destek veriyoruz. Onlar da bizi şimdiye kadar mahcup etmediler. Bunun dışında spora da çok destek veriyoruz. Şuanda lisanslı sporcularımız var ve bireysel sporlarda da Türkiye’de Balkanlarda ve Avrupa’da başarılı olan çocuklarımız var. Aba Güreş’imiz de var. Mersahımızda yılda bir defa tüm dünyayı burada topluyoruz. 35 ülkeyi burada misafir ettik. 35 ülkeden gelen güreşçiler bizim ata sporumuzu yapıyorlar. Yakında Azerbaycan’da görüşmeler gerçekleştirdik orada da güreş yapacağız. İranlılar da güreş yapmak istiyor. Kültürümüzü dış dünya ile paylaşıyoruz. Dünya Aba Güreşi Federasyonu’nu kurduk. Organizasyonlara katkı sağlıyoruz ama onların da bu işe katılmalarını sağlıyoruz. Şuanda 16-17 ülke bizim dünya federasyonumuza üye. Diğer branşlarda erkek voleybol takımımız birinci ligde son dörde kaldı. Birinci eleme grubunda ikinci oldu. Son finalde ilk ikiye giremedik ama çok mütevazi bir takımımız vardı. Evvel ki yılda Kadınlar Basketbol takımımız Cumhurbaşkanlığı Kupasını aldı. Geçen sene Eurocup’ta Avrupa kupalarında son dörde kaldık. Türkiye’de 5’inci veya 6’ıncı olduk. Şuanda takımımız Avrupa’da 4 maçın 3’ünü dışarıda yaptı bir maçını da burada yaptı. Ona rağmen dörtte dört yaptık. Şuan da Türkiye Süper Lig’de 5 maçın 5’ini de kazandık. Pazar günü de Galatasaray maçımız var. Tüm sporseverleri saat 14’te Galatasaray ile yapacağımız maçımıza bekliyoruz. İnşallah Galatasaray’ı da buradan puansız göndereceğiz. Bu sene Avrupa’da final oynamak istiyoruz. Geçen sene son dörde kaldık. Takımımızı ona göre kurduk. Hatayspor’umuz da var. Diğer amatör gruplardaki takımlarımıza da yardım ediyoruz. Geçenlerde Erzinspor’a ve İskenderunspor’a da yardım ettik. Ama Hatayspor’un daha yukarılarda olmasını istiyoruz. Aldığımızda Hatayspor düşüyordu. 13 puanı vardı. Hatayspor bu sene 12 maçta 28 puanda. Teknik ekibimiz çalışır eksiklerimiz var derse de biz eksiklerini kapatmaya hazırız. Amacımız birinci lige çıkmak. Geçen sene play off oynadık. Bu sene birinci lige çıkarsak Hatay’ın önü açık. Bu sene şampiyon olmak istiyoruz. Şampiyon olmak için de elimizden ne geliyorsa yapmaya hazırız. Yeter ki teknik ekip sporcularımızı iyi hazırlasın. EXPO, Kadınlar Basketbol Takımındaki başarı, gastronomi ve inşallah beşinci teşvik bölgesi de olur ve Hatayspor da şampiyon olursa çok mutlu oluruz. Diğer takımlarımızın da şampiyon olmasını çok isteriz. Büyükşehir’in hepsine yetişme şansı yok. Şükürler olsun ki Hatay halkının desteği ve Allah’ın nasip etmesi ile parasız bir seçim kazandım. Bu yüzden Hatayspor ve diğer spor dalları için herkesin destek vermesini rica ediyoruz. Bu takım Hatay’ın takımıdır” sözlerine yer verdi.
“EXPO’YU 6 AYLIĞINA ALDIK AMA ORANIN YILLARCA YAŞAMASINI İSTİYORUZ”
EXPO süresinde hemşehrilerine büyük bir pay düştüğünü dile getiren Başkan Savaş,” Tarım konusu Mustafa Kemal Üniversitesi’nin iki tane çiftliği var. İstiyoruz ki oradaki hocalarımızın direktörlüğünde hemşehrilerimizin özellikle hanım ve gençlerimizin de bu işin içinde olarak emeği ile o tarlalarda olsunlar. Birazda para kazansınlar. Ama memlekete de katkı sağlasınlar. Biz EXPO’yu 6 aylığına aldık ama oranın yıllarca yaşamasını istiyoruz. Yaşarken de gelen turistlere bizim gençlerimiz destek olsunlar. Bize üniversite gençliği de lisedeki gençler de lazım. Şimdi lisedeki gençlerimize kurs veriyoruz. Üniversiteye giden gençlerimiz ise en azından Hatay’ın tanıtımına katkı verecek. Çoğunluk kadın olmak şartı ile şu anda 250 tane ailemize sera yaptık. Bunların %60’ına ekim yaptırdık. %40’ına da yeni yaptırıyoruz. Yılda iki ürün alacaklar ve 4-5 bin lira para kazanacaklar. Hatay Büyükşehir Belediyesi’nden kazandıkları ile çocuklarının eğitimine harcayacaklar” dedi.
“BİZ KİTLESEL DÜŞÜNÜP ÖYLE HAREKET ETTİĞİMİZ ZAMAN HIZLI GELİŞİRİZ”
Başkan Savaş,” Bizim Türk toplumunun ve bizden sonraki toplumların en büyük özelliği bireyselliktir. Kişisel iletişim, kişisel eğitim ve kişisel birikimlerin toplum adına harcama güdüsü daha azdır. Kişiler toplumda hep bireysel yaşıyor, bireysel bakış açısıyla bireysel hareket ediyor. Bu şekildeki toplumlar hızlı gelişmezler. Biz kitlesel düşünüp öyle hareket ettiğimiz zaman hızlı gelişiriz. Coğrafyadan kaynaklanan bu savaş ortamları var. Son günlerde çok zayıflayan bir Türk ekonomisi var. Ve siyaseten de kamplaşma ortamına gelmişiz. Bütün bunlar virüs gibi ülkeyi negatife sürükleyen hadiseler. Bundan toplum olarak kurtulmamız lazım. Kurtulduğumuz zaman biz ülke olarak daha hızlı gelişir ve Avrupa ülkelerine yaklaşırız. Ülke ve şehir kalkınmadan aile kalkınmaz. Bütüncül bakmayı öğrenmemiz lazım” ifadelerini kullandı.
“İNŞALLAH HAZİRAN AYINA KADAR ASİ NEHRİ’NE TERTEMİZ ARITILMIŞ SU VERECEĞİZ”
Başkan Savaş,” Asi Nehri hakikaten Antakya’nın, Defne’nin ve Samandağ’ın gerdanlığıdır. Bu üç ilçenin tam ortasından geçiyor. Asi Nehri yazın kupkuru oluyor, kanalizasyon akıyor, kötü bir kokusu, sinekler ve görsel kirliliği var. Herkes tepkisinde haklı. Bende Belediye başkanıyım herkes sorumlu olarak beni biliyor. Hatay’ın kanalizasyonu, yağmursuyu, evsel atıkları Asi Nehri’ne akıyor. Ama orası bize değil Devlet Su İşleri’ne ait. Biz ancak ortak hareket ederek çözebiliriz. Sağ olsun Devlet Su İşleri şimdiye kadar bize zorluk çıkarmadı. Ama siyasiler bunu kötü malzeme olarak kullanıyor. Sanki oradaki bütün sıkıntı Büyükşehirinmiş gibi davranıyorlar. Ben Antakya Belediye Başkanı iken oradaki sorunu çözme şansım yoktu. Çünkü kirletenlerin bir kısmı dışarıdaydı. Şimdi Büyükşehir olunca daha bütüncül düşündük. Şuanda çok önemli arıtma tesisi yapıyoruz. Dünyanın en çok gelişmiş sistemini kuruyoruz. Membranlar da geldi. Tesisin %80’i bitmiş durumda. Geçen hafta mecliste kararı çıkardık. Kur farkından kalan paranın hepsini o bölgedeki kanalizasyon a ayırdık. Arkadaşlar ihaleye çıktı. O ihale yapıldığı zaman 4-5 ay süre vereceğiz. Önümüzdeki yaz geldiği zaman herkes bize teşekkür edecek. Kış olmadan yaz, sonbahar olmadan da ilkbahar olmaz. Şu anda 1200’lük boruların döşenmesi bitti. İnşallah Haziran ayına kadar Asi Nehri’ne tertemiz arıtılmış su vereceğiz. Bunlarla da yetinmiyoruz. İstanbul’daki gittiğim toplantı da Asi Nehri’nin ışıklandırılması ile alakalıydı. Yeşillendirme çalışmalarımız da var. Temiz su vereceğiz. Fıskiyeleri de yetiştirmeye çalışacağız. Porsuk Çayı’nın etrafındaki evler nasıl değerlenmişse Asi nehri etrafındaki evler de değerlenecek. Bu kadar külfeti çekenler Haziran ayından itibaren nimetten faydalanmaya devam edecekler” ifadelerini kullandı.
BAŞKAN SAVAŞ UĞUR MUMCU BATTI ÇIKTI PROJESİ HAKKINDA BİLGİ VERDİ
Uğur Mumcu projesinin birkaç gün içerisinde tamamlanacağını ifade eden Başkan Savaş,” Arkadaşlar 6-7 gün içerisinde çalışmalarını bitirecek ve pazartesi günü teslim edecekler. Aybaşına bitirelim diye sıkıştırıyoruz arkadaşları. Aralık ayı başında bitirmeyi planlıyoruz. Uğur Mumcu’da bize düşen kısmı bitirmiş olacağız. Bir hafta on gün içerisinde bitirmiş olacağız. Hatay adına arkadaşlarımız ile çok çalışıyoruz. Hakikaten altyapıdan üstyapıya, restorasyondan Asi Nehri’ne kadar kırsal kesimdeki yağmur suyu, içme suyu şebekeleri gibi kanalizasyon ve arıtma tesisleri için çalışıyoruz. Çok birikmiş sorunumuz var. Hatay’ın büyük bir kısmı kırsalda yaşıyor. Kırsal kesim demek içmesuyu, kanalizasyon arıtma ihtiyacı, yağmur suyu, yol ihtiyacı, para demek ve azim demek hepsini yapmak lazım . Yapıyoruz hakikaten birçok köyümüz bizimle birlikte beton asfaltla tanıştı. Parke zihniyetini bu şehirden kaldırmak lazım. Ama bazı yerlerde geleneği bozamıyorsunuz geçici bir şekilde de olsa parke döşüyorsunuz. Bir de Antakya ve defne de içme suyu şebekelerine başladık. Yazın benden kaynaklı bir gecikme oldu. Maalesef parke ihalesinde 12 ilçede istediğimiz gibi sonuç alamadık. Çok düşük teklifler vardı. Bizde o ihaleleri iptal ettik. Bu süreçte de gecikmeler yaşandı. Ocak veya şubat ayı gibi su borularını döşediğimiz yerleri bitirmiş olacağız. Ama insanlarımızın çoğu kanalizasyonun karıştığı su içiyordu. Önümüzdeki yıl bu şebekeleri en kısa süre içerisinde bitirmeyi planlıyoruz. Halkımızın biraz daha sabretmesini istiyorum. Lütfü Savaş demek altyapı demek. Altyapı olmadan üstyapıda hiçbir şey yapma şansınız yok. Medeni şehirler gibi yaşamak için bizim çok azimli çalışmamız gerekiyor. İnşallah biz sabırla işimizi güzel bir şekilde yaparız. İnşallah yarınlarımız bugünlerimizden daha güzel olacaktır. Ama yarınların güzel olması için de hep birlikte el ele bu şehri kalkındırmamız lazım. Birbirimize inanmamız ve birbirimizle kucaklaşmamız lazım. Ülkemizin Hatay’ımızın mutlu olmasını istiyoruz. Bir an önce de bu coğrafyadan savaşın gitmesini istiyoruz “ dedi.