DSP Lideri Aksakal, yangın bölgesinde
Son bir haftadır yurdun dört bir yanında çıkan yangınların ardından DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, yangın bölgelerini ziyaret etmek amacıyla bugün Muğla bölgesine hareket etti.
reklam
Aksakal, DSP Milas İlçe Başkanlığı’nda bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Aksakal açıklamasında; “26 Temmuz’dan bu yana ülkemizin birçok yerinde, bugün itibariyle 35 il sınırları içinde yaşanan onlarca noktadaki yangın felaketleriyle mücadele devletin tüm olanakları seferber edilerek sürdürülüyor. Tabii, buradaki en önemli faktör yereldeki halkımızın büyük çabası ve kendi canları pahasına insanüstü gayretleri ile ortaya koyduğu mücadelelerdir. Yangın söndürme çalışmaları sırasında yaşamlarını yitiren yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralananlara acil şifalar diliyorum. Elbette sadece insanlar değil, yaban hayatı da bu yangınlardan alabildiğine etkilendi, binlerce canlı diri diri telef oldu. Öncelikle şunu belirtmeliyim ki; yurdun dört bir yanında “eşzamanlı” olarak başlayan bu yangınların ülke siyasetini dizayn etmek amacıyla çıkarıldığı yaygın söylentisinin doğru olmamasını temenni ediyorum. Aksi halde toplumun tümüne şamil sonuçlar doğuracağı aşikârdır. İşte asıl felâket o zaman yaşanacaktır. Doğal afetlerin yaşanmasında ve bunlarla mücadelesinde kamu yönetimlerinin zafiyetlerini yok sayamayacağımız gibi, bunlardan ders çıkarılması ve gerektiğinde hesaplaşılması sürecinin hadiselerin yaşandığı anları bir fırsatçılık mantığıyla siyasi ranta evriltme çabaları da maalesef zaman zaman karşımıza çıkmaktadır.
SORUMLULUK İKTİDARIN OMUZLARINDADIR
Türkiye’deki siyaset mekanizmaları son yirmi yıldır böyle bir yöntemi kendilerine hak gördüler. Hatırlarsanız; 1999 Marmara depreminin gerekçesini merkez üssü olan Gölcük’te tüketilen alkole bağlayan zihniyetin, bugünkü iktidarı destekleyen bazı kesimlerin temsilcilerinden oluştuğunu dikkatinize çekmek isterim. Demokratik Sol Parti olarak bu yöntemlerin hiç birine meyil etmedik. Öncelikle adı üzerinde doğal afet olarak baktığımız bu gibi olaylarda biraz önce de belirttiğim şekliyle kamu yönetimlerinin zaafiyeti hususu en önemli etkenlerin başında gelmektedir. Ülkemiz topraklarının büyük bir kısmı fay hatları üzerinde yer almakta, ormanlarımızın büyük çoğunluğu çok kolay ateş alabilen bitki örtüsüyle kaplı olmakla beraber çok kolay yayılabilen özellikler ihtiva etmektedir. Yakın zamanda Rize/Güneysu’da, hatta önceki gün; Van’da yaşadığımız büyük sel felaketleri de işte bunlardan biri sayılmalıdır. Dere yataklarına bina yapılırsa, ilgili kamu yöneticileri bunları takip etmez veya engellemezse ortaya çıkacak sonuca milletçe katlanmak mecburiyetinde kalırız. Bu durum deprem felaketleri için de böyledir, yangın felaketleri içinde böyledir. Yaz ayları sadece Türkiye’de değil, diğer birçok ülkelerde de yangın riskinin en üst düzeyde yaşandığı dönemlerdir. Ve her sene biz bu badirelerle karşı karşıya kalmışızdır. Öncelikle yangın söndürme ekipmanlarının yeterli sayıya ulaştırılması başta olmak üzere, yangın alanlarını kısıtlayıcı topoğrafik altyapı çalışmalarının tamamlanmış olması gerekirdi. Televizyonlardaki tartışma programlarını artık izlemek dahi istemiyoruz. Ağzı olan konuşuyor. İktidar gücünü elinde bulunduran Akparti 19 yıldır işin başında. THK’nun uçakları konusu da neredeyse 19 yıldır konuşuluyor. Eğer bunları bugüne kadar işler hale getiremediyseniz, ya da yerlerine yenilerini ikâme edemediyseniz, orman bölgelerini ormanın gerçek sahiplerine, orman köylülerine emanet edemediyseniz hiçbir şekilde ağlamaya hakkınız yoktur! Devleti ve milleti bunca zararın içerisine sürükleme lüksünüz yoktur. Önce tedbir gereklidir. Eğer bu felaketler siyaset kurumunu yeniden dizayn etmek adına belirli merkezlerden koordine ediliyorsa da bunları tespit etme ve adalete teslim etme sorumluluğu yine iktidarın omuzlarındadır.
SÖZÜN BİTTİĞİ YERDEYİZ
Uzaya fırlattığımız uydular yaşanan olayları an be an tespit edemiyorsa, başka ülkelere ait olan uydulardan aynı hizmeti parasıyla almak bu kadar zor mudur? Yangın çıkış noktalarındaki hareketlerin saniyesi saniyesine gözlenebilme olanağı teknik olarak mevcuttur.
Cumhurbaşkanlığı derhal bu konuda girişimlerde bulunmalı, eğer bir sabotaj ihtimali varsa müsebbipleri derhal tespit edilerek en kısa zamanda adaletin karşısına çıkarılmalıdır. Aksi halde bu olayları siyasi ranta evriltmek isteyen kesimlerin iddialarının gerçek olduğu kanısı toplumda karşılık bulacaktır. Bir taraftan terör örgütlerinin devlete saldırısı olarak ortaya atılan iddialar gibi, Muğla ile ilgili olarak vilayet sınırlarının yüzde 59’unun, orman alanlarının ise yüzde 65’inin maden ruhsatlı olduğu gerekçesiyle bu yangınların çıkarıldığı dedikodusu toplumda yangın gibi hızla yayılır! Her ne sebeple olursa olsun bu yangınların çıkış gerekçesi toplumu tatmin edecek şekilde ivedilikle tespit edilmeli ve halkımız aydınlatılmalıdır. Bugün Muğla ilimizin Bodrum ve Milas ilçeleri sınırlarında yaşanan yangın bölgelerinde bir dizi incelemelerimiz olacak, buralardaki söndürme çalışmaları ile yangından zarar gören yurttaşlarımızla da acılarını paylaşma olanağı bulacağız. Ormanlarımızla birlikte elbette emekler, elbette umutlar, elbette canlı/cansız varlıklarımız da yandı. Sözün bittiği yerdeyiz. Allah yangın söndürme ekiplerinde görev yapan personellerimize, onlara destek olan yurttaşlarımıza gayret ve kuvvet versin, çabalarını boşa çıkarmasın” şeklinde konuştu.
reklam
GİZLİLİK İLKELERİ
www.hatayyenihaber.com’un tüm hakları saklıdır. Kod, haber, resim, röportaj gibi her türlü içeriğinin tüm telif hakları www.hatayyenihaber.com’a aittir. www.hatayyenihaber.com sitesinde yer alan bütün yazılar, materyaller, resimler, ses dosyaları, animasyonlar, videolar, dizayn, tasarım ve düzenlemelerimizin telif hakları 5846 numaralı yasa telif hakları korunmaktadır. Bunlar www.hatayyenihaber.com’un yazılı izni olmaksızın ticari olarak herhangi bir şekilde kopyalanamaz, dağıtılamaz, değiştirilemez, yayınlanamaz. İzinsiz ve kaynak belirtilmeksizin kopyalama ve kullanımı yapılamaz.
www.hatayyenihaber.com’daki harici linkler ayrı bir sayfada açılır. Yayınlanan yazı ve yorumlardan yazarları sorumludur. www.hatayyenihaber.com’da hiçbir bildirim yapmadan, herhangi bir zaman değişikliğe gidebilir. Bu sitedeki bilgilerden kaynaklı hataların hiçbirinden sorumlu değildir
PRİVACY POLİCY
We will keep your information confidential except where disclosure is required or permitted by law (for example to government bodies and law enforcement agencies). Generally, we will only use your information within the www.hatayyenihaber.com. However, sometimes the www.hatayyenihaber.com uses third parties to process your information. www.hatayyenihaber. comrequires these third parties to comply strictly with its instructions and the www.hatayyenihaber.com requires that they do not use your personal information for their own business purposes, unless you have explicitly consented to the use of your personal information in this way. When you interact with the www.hatayyenihaber.comwe sometimes receive personal information about you. For example, if you write to us or sign up to a newsletter, you might tell us who you are, how we can contact you and what you think of the www.hatayyenihaber.com and its services. When you use www.hatayyenihaber.com online services, we use cookies and collect IP addresses. You can find out more about this in the www.hatayyenihaber.com cookies section of our full Privacy Policy.