EĞİTİM SEN: ‘’Kadın, Mücadeleyle Özgürleşecektir’’ « Hatay Yeni Haber Gazetesi

21 Kasım 2024 - 23:04

EĞİTİM SEN: ‘’Kadın, Mücadeleyle Özgürleşecektir’’

EĞİTİM SEN: ‘’Kadın, Mücadeleyle Özgürleşecektir’’
Son Güncelleme :

09 Mart 2018 - 19:37

221 views

OHAL VE KHK’LARA KARŞI, EMEĞİMİZ KİMLİĞİMİZ, ÖZGÜRLÜĞÜMÜZ İÇİN, EŞİTLİK VE ADALET İÇİN DİRENİŞİ BÜYÜTECEĞİZ!

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında Antakya köprübaşında HATAY EĞİTİM SEN bir basın açıklaması yaptı.

EĞİTİM SEN YÜRÜTME KURULU ADINA açıklama yapan Eylem UYSAL şunları söyledi: ‘’Selam olsun OHAL karanlığını direnişleriyle aydınlatan, kamu emekçilerinin umudu olan Nuriye Gülmen’e, Alev Şahin’e, Esra Özakça’ya, Nazife Onay’a, Acun Karadağ’a! Selam olsun yüksel direnişini yaratanlara!   Baş eğmeyen emekçi kadınlara selam olsun!

Bu yıl da 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü dolayısıyla ülkemizin pek çok yerinde çeşitli eylemler yapıldı. Yapılan eylem ve etkinlikler sırasında İstanbul, Ankara ve Çorlu’da kadın arkadaşlarımız devlet şiddetine maruz kaldı. Kiminin saçları yolundu, kimisi yerlerde sürüklendi. Saldırarak kadınların mücadelesini sindiremeyeceksiniz. Ankara’da da işini geri isteyen kamu emekçileri her gün tacize, şiddete maruz kalıyor. Bu saldırıları kınıyor, kamu emekçilerinin haklı mücadelesini selamlıyoruz.

Bu yıl 8 Mart dünya emekçi kadınlar gününü, OHAL ve KHK’lar ile işinden atılan, işi, emeği, onuru için direnen Nuriye Gülmen, Esra Özakça, Nazife Onay, Acun Karadağ, Alev Şahin ve direnen diğer kamu emekçilerine atfediyoruz.

Yine bu anmada Hatay’da katledilen Gülhan GÜLER ve eşleri tarafından katledilen Nurcan YOLCU, Songül YANİL ve daha ismini saymadığımız kadınları anıyoruz.

 

8 Mart 1857’de, New York’ta, 40.000 dokuma işçisi kadın, çalışma saatlerinin kısaltılması, insanca yaşam koşulları, daha iyi ücret için greve gider.  Polisin işçilere saldırması, işçilerin kendilerini fabrikaya kilitlemesi ve ardından çıkan yangında 129 dokuma işçisi diri diri yanarak yaşamını yitirir.

Bizler, yüzyıllardır kapitalizme ve kapitalizmin mümkün kıldığı faşist, gerici sisteme karşı mücadele ediyoruz. Mücadelemizin bugün geldiği yer, haklarımızı alana kadar alanlarda olma kararlılığımız, 161 yıl önce New Yorklu dokuma işçisi kadınların yaşamları pahasına başlattığı isyanın bir mirasıdır. Biz bu mirası evlerde, işyerlerimizde ve sokaklarda büyüterek sürdürüyoruz.

161 yılda pek çok şey değişti. Ama hala, ekonomik ve siyasi istikrarsızlıkların neden olduğu ne varsa en ağır biçimiyle bizler yaşıyoruz. Bir yanda güvencesizliğin, yoksulluğun ve işsizliğin; diğer yanda yok saymanın, ırkçılığın meşru kıldığı şiddetin etkilerine doğrudan biz maruz kalıyoruz. Ama 8 Mart’larla bugüne taşınan ve geleceğe taşınacak mücadelemiz ve kararlılığımız tüm bunları alt edebilecek, bir alternatif yaratacak güçte olduğumuzu gösteriyor.

Kadın sorununu yaratan, insan emeğinin sömürüsü üzerine kurulu sistemin kendisidir. Ve bu sistem sömürürken cins, ırk, din, dil ayrımı yapmamaktadır.

   Bu yüzden biz diyoruz ki; kadın sorununa ve kadın mücadelesine sınıfsal bakmak zorundayız. Kadın sorununu sadece erkeğin sömürüsüne, ev köleliğine, cinsel tacize, namus cinayetlerine indirgemek; mücadeleyi sadece kadının ekonomik özgürlüğünü kazanması, miras paylaşımında eşitlik, kızların okutulması ekseninde örgütlemek, sınıf mücadelesinden kopmaktır. Bu mücadele anlayışı kadını asla özgürleştirmez. Kadını   özgürleştirecek olan, sınıf temelli örgütlü mücadeledir.

Tıpkı Nazi faşizmine başkaldıran Tanya gibi. Tıpkı devrimci düşüncelerinden dolayı yoldaşı ile birlikte katledilen Rosa Lüxemburg gibi. Tıpkı “ Kadının özgürlüğü, tüm insanoğlunun özgürlüğü gibi, yalnızca emeğin, sermayenin boyunduruğundan kurtulmasıyla olacaktır” diyen Clara Zetkin gibi. Tıpkı Filistin direnişinin simgesi Leyla Halid gibi. Emperyalizme ve faşizme karşı mücadelede KESK’li Ayşenur Şimşek ve Elmas Yalçın gibi. F tipi hücrelerde gelecek özgür yarınlar adına direnen ve diri diri yakılan kadınlar gibi.

Bizler, güvenceli iş güvenceli gelecek istiyoruz. OHAL’in kaldırılmasını KHK’ların geri çekilmesini ve işinden haksızca atılan kamu emekçilerinin göreve iade edilmesini talep ediyoruz.

Kadın, mücadeleyle özgürleşecektir. Kadın, en az onun kadar sömürülen, şiddete uğrayan, işsiz bırakılan erkek yoldaşlarıyla omuz omuza vereceği mücadeleyle özgürleşecektir.

Bugün aynı zamanda gezi direnişinde katledilen Abdullah Cömert’in doğum günü. Gezi şehitlerimizi unutmayacağız!

BASKILAR BİZİ YILDIRIMAZ!

EMEKÇİYİZ HAKLIYIZ KAZANACAĞIZ!

YAŞASIN ÖRGÜTLÜ MÜCADELEMİZ!

YAŞASIN 8 MART!

(Haber: Eğitim Sen Haber Merkezi/ Fotoğraf ve Kamera: Levent AŞKAR)

 

 

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.