FERNAS MADEN İŞÇİSİ YALNIZ DEĞİLDİR!
Antakya Emek ve Demokrasi Platformu direnen Fernas Maden işçileri için basın açıklaması düzenledi.
Basın açıklamasını platform adına KESK dönem sözcüsü Özgür Tıraş okudu.
Özgür Tıraş basın açıklamasında: “Soma’da bulunan Fernas Madenciliğe ait maden ocağında anayasal hakkını kullanarak sendikaya üye olan, “toplu ölüm riski var ,şçi sağlığı iş güvenliği önlemleri alınsın, ücretlerimiz Soma havzası ortalamasına göre düzenlensin ve atılan işçiler geri alınsın” diyen maden işçileri 52 gündür direniyor. 52 gün boyunca hem maden ocağı önündeki nöbette, hem yalınayak Soma’dan Ankara’ya yaptıkları yürüyüşte, hem de Ankara Kurtuluş Parkındaki nöbetlerinde bu meşru talepler kabul edilsin diye çözüm çağrılarında bulundular.
Zafer Direnen Emekçinin Olacak
Ancak maden işçilerinin çözüm çağrılarına karşı Fernas Madenciliğin patronu ve aynı zamanda Batman AKP milletvekili olan Ferhat Nasıroğlu Meclis kürsüsünden maden işçilerini ve sendikaları olan Bağımsız Maden İş’i bir grup marjinal gibi göstermeye çalıştı. Aslında Nasıroğlu, sarf ettiği sözlerle, maden patronlarının desteğini ve devletin gücünü de arkasına alarak, Soma’da sahibi olduğu şirkette kölelik koşullarının ve sömürünün katlanarak devam ettirileceğini ilan etti.
Memlekette hak arayışı içerisine giren herkesin yaşadığı gibi maden işçileri de hakkını aradığında düzen bozucu ilan edilerek mücadeleleri karalanmak istendi. Oysa halkın yakın ilgisi ve büyük desteğini kazanmış madencilerin haklılığı meclisteki tüm siyasi parti yetkilileri tarafından da dile getirilmişti. Haklı oldukları ifade edilmesine rağmen sorumluların çözüm üretmemesi neticesinde maden işçileri açlık grevine başvurmak zorunda kaldı.
MADENCİYE SES OL!
Bizler de bugün burada Bağımsız Maden İş Sendikası’nın “madenciye ses ol” çağrısına kulak veren emek ve demokrasi güçleri olarak bir araya geldik.
Madenciler günlerce kaderine terk edilen ilimizde enkazlardan yaralılarımızı ve cenazelerimizi çıkararak hafızamızdan silinmeyecek tarihi bir dayanışma örneği gösterdiler.Bu yüzden onların direnişini alanlardan büyütmek bizler için önemli bir bir sorumluluktur.
Emekçiler Haklarını Alana dek Mücadele Kararlılığı Gösteren Madencilerin Yanındayız
3 gündür açlık grevinde olan madenciler Ankara’da nöbet tuttukları parkta dün gece yarısı polis baskını ile apar topar gözaltına alınmışlardı. Kararlı mücadeleleri sonucu işçilerden oluşan bir heyetle Fernas yetkilileri arasında yarın Soma’da görüşme yapmak zorunda kalmış ve görüşmenin sonucuna da göre maden işçileri kamuoyuna açıklama yapacaklarını duyurmuşlardır.
Ülkeyi yönetenler bu işçi direnişlerinin kazanmaması için yasayı da hukuku da kolluğu da tüm keyfiyetiyle ve hiç saklamadan sermayenin hizmetine sunuyor. Milyonlarca çalışanın anayasal hakkı olan sendikaya üyelik hakkının formalite icabı olduğunu, haklarını kullanmak isteyenlerin işsizlikle, açlıkla cezalandırıldığını göstererek haksızlıklara razı olunsun istiyorlar.
Yeni 301’ler olmasın diye mücadele eden madenciler ne gözaltılarla ne yasaklarla ne de cezalarla sindirilemez. Onların mücadelesi dün başlamadı! Onların mücadelesi 2014 Soma Katliamında hayatta kalma mücadelesine kadar uzanıyor. Soma maden ocağından elleriyle kendi arkadaşlarının cansız bedenini çıkarmak zorunda kalmış ve faillerin ceza alması için yıllarca mahkeme koridorlarında koşmuş madencilerin yaşadığı öfke karşısında kimse duramaz.
Çünkü biliyoruz ki devlet- patron işbirliğiyle bitirilmeye çalışılan Fernas Maden direnişi kazandığında, direnen Polonez işçisi de, grevdeki Tarkett işçisi de, MKB Rondo işçisi de kazanacak.
Yasalar olsa da uygulanmıyor, işçilerin haklarını ve canlarını korumuyor.
Çalışma hayatında emekçilerin sağlık, güvenlik, iş güvencesi gibi haklarını koruyan, Anayasanın 51. maddesinin, TCK’nın 118. Maddesinin sendikalar kanununun, İSİG kanununun gereğini yapın.
Bu ülkenin üzerinde birleştiği yasaları uygulayın.Emekçiler haklarını alana dek mücadele kararlılığı gösteren madencilerin yanındayız” dedi.