HTO: Sağlıklı Doğada Yaşam Hakkımızı Savunmaya Devam Edeceğiz
Hatay Tabip Odası Yönetim Kurulu bir basın açıklaması yayınlayarak, sağlıklı doğada yaşam haklarını savunacaklarını belirttiler. Konuyla ilgili yayınlanan açıklamada, “Temiz ve sağlıklı bir dünyada yaşamak her vatandaşın hakkıdır. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de çevre sorunları gün geçtikçe artmaya devam etmektedir.. Giderek artan hava kirliliği, atık sorunu, nükleer atık tehdidi, plastik kirliliği, artık bir ekolojik krize dönüşen küresel iklim değişikliği, biyolojik çeşitliliğin her geçen gün azalması, doğal yaşam alanlarının insanlar tarafından artan oranda işgal edilmesi çevre sorunlarını içinden çıkılmaz bir hale getirmektedir. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre; her yıl 8 milyon insan iç ve dış ortam hava kirliliği sonucu ortaya çıkan sağlık sorunları nedeniyle yaşamını yitirmekte, yıllık tüm ölümlerin %24’ünün çevresel nedenlerden olduğu bildirmektedir. Örgüt; sağlıklı su temini, küresel iklim değişikliğinin önlenmesi, radyasyon ve kimyasallardan korunma, sağlıklı işyerleri, iyi tarım uygulamaları, sağlıklı kent yapısını insan sağlığının çevresel tehditlerden korunması açısından gerekli görmektedir.
REKLAM
DOĞAL ALANLARA SALDIRILAR ARTTI
Ekosistem ve insan sağlığının korunması açısından, Dünya Sağlık Örgütü; doğal yaşamın da mutlaka korunması gerektiğinin altını çizmiştir. Bir yılı aşkın bir süreden beri yaşanan COVID-19 pandemisi, doğal yaşam alanlarının korunamaması ve insanların her geçen gün daha fazla bu alanlara girmesi durumunda yaşanacakları acı bir şekilde göstermiştir. COVID-19’un etkeni olan SARS-CoV-2 virüsü, insan ile doğal yaşam arasındaki mesafenin kısalması sonucu insana bulaşmıştır. Doğal yaşam alanlarına insanın girişi sürdükçe, yeni pandemilerin yaşanması kaçınılmazdır; ancak pandemi nedeniyle son iki yıl içinde yaşadıklarımızdan, ülkemizde siyasi iktidarın gerekli dersleri çıkartmadığı görülmektedir. Marmara Denizi’nde görünen Deniz Salyası (Müsilaj) sorunu atıkların denizlerin dibine deşarj edilmesi ile oluşan bir çevre kirliliğidir. Bu tehlike diğer bölgelerdeki deniz kirlilikleri için alarm düzeyine gelinmesi gereğinin bir göstergesidir. Rize İkizdere İşkence Vadisi’nde taş ocağı, Çanakkale Kaz Dağları’nda altın madeni kurma girişimleri, İzmir Yarımada Bölgesi’nde turizm bahanesiyle doğal alanların imara açılması; ülkemizde pandemi günlerinde doğal yaşam alanlarına yapılan saldırıların sadece birkaç küçük örneğidir.
MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ
Bu küçük örnekler bile yaşadığımız olağandışı pandemi günlerinde dahi siyasi iktidarın desteğini arkasına alan sermaye çevrelerince para uğruna doğal ve tarihi kaynaklarımızın yağmalanmaya devam ettiğini ve insanlarımızın Anayasadan kaynaklanan “sağlıklı bir çevrede yaşam hakkına” sistemli saldırıların sürdürüldüğünü göstermektedir.
Dünya Çevre Günü için bu yıl belirlenen tema “ekolojik onarım”dır. Bu tema bile başlı başına kapitalist üretim ve tüketim ilişkilerinin gezegenimizi nasıl tükettiğinin açık itirafıdır. Ayrıca ülkemizde ve dünyada yaşanan örnekleri ekolojik sömürü ve yıkımın, pandemi günlerinde de tüm hızıyla sürdüğünün göstergesidir. Kapitalist üretim tarzının devam ettiği, ekolojik yıkımın tüm hızı ile sürdüğü bir ortamda; yapılacak ekolojik onarımın göstermelik olacağı ve 2021 yılı için belirlenen bu temanın sonuçsuz kalacağı açıktır. Her şeyden önce ekolojik yıkımın durdurulması ve bu yıkımın nedenlerinin iyi anlaşılarak ortadan kaldırılması gereklidir. Hatay Tabip Odası olarak bir kez daha uyarıyoruz; doğa ve insan yaşamı bir avuç şirketin sömürüsüne kesinlikle terk edilmemelidir. Başta İkizdere, Kaz Dağları ve Van, Gürpınar gibi bölgelerimiz olmak üzere ülkemizdeki ekolojik kıyım durdurulmalıdır. Son yıllarda ilimizde artan orman yangınları da doğa tahribatının arttığının işaretidir. Yaz aylarının yaklaşması ile olası yangınlar için tedbirler sıkılaştırılmalıdır. Hatay Tabip Odası dün olduğu gibi bugün de üzerine düşenin; toplum ve kamu yararından ayrılmamak olduğunun bilinci ile doğa ve insan sağlığı mücadelesinin içinde, doğayı savunanların ve toplumun yanında olmaya devam edecektir.
Yaşadığımız pandemi günlerini fırsat bilerek, dikkatimizin dağıldığını düşünen ve doğa katliamına hız vererek devam eden güçler; önümüzdeki günlerde, doğa ve insan sağlığı için geçmişten daha kararlı olarak, bilimsel ve hukuksal mücadeleyi sürdürdüğümüzü göreceklerdir” denildi.
REKLAM