Mustafa Ünsal:”LAİK EĞİTİMİ VE LAİK YAŞAMI SAVUNUYOR, EŞİT YURTAŞLIK TALEP EDİYORUZ!”
Eğitim Sen İskenderun Şubesi, “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum” isimli ÇEDES projesi kapsamında okullara “manevi danışman” adı altında din hizmetleri uzmanı ve Kur’an kursu öğreticilerinin görevlendirilmesine tepki gösterdi.
Milli Eğitim Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı arasında imzalanan projeyle öğrencilerin tarikat ve cemaatlerin kucağına itilmesine seyirci kalmayacaklarını ifade eden Eğitim-Sen üyeleri, ‘Laik eğitimi ve laik yaşamı savunuyor, eşit yurttaşlık talep ediyoruz” dedi.
Sağlıklı Yaşam Parkı Önünde bir araya gelen Eğitim Sen İskenderun Şubesi üyelerine dernek ve sendikaların yanı sıra CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, dernek başkanları ve siyasi parti temsilcileri de destek verdi.
Toplantıya katılanlar adına açıklama yapan ve okulların dini içerikli faaliyet ve etkinliklerin değil, laik ve bilimsel eğitimin mekânları olması için bütün eğitim ve bilim emekçileri, öğrenci ve velileri birlikte mücadeleye davet eden Eğitim Sen İskenderun Şube Başkanı Mustafa Ünsal, “Eğitim sisteminin ve toplumsal yaşamın bütün alanlarını dini kural ve değerler doğrultusunda yeniden biçimlendirmek isteyen siyasi iktidar ve Millî Eğitim Bakanlığı, laik eğitim ve laik yaşama açıkça meydan okuyan adımlar atmayı sürdürmektedir.
Bugüne kadar eğitim alanında Millî Eğitim Bakanlığı ile başta Diyanet İşleri Başkanlığı olmak üzere, dini vakıf ve dernekler arasında çok sayıda iş birliği protokolü imzalanmış, okullar dini dernek ve cemaatlerin temel faaliyet alanları halinde getirilmiştir. Geçtiğimiz yıllar içinde eğitimi dinselleştirme süreci adım adım ilerlerken, doğrudan laik eğitimi ve laik yaşam tarzını hedef alan uygulamalar her geçen gün artmaktadır.
Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı ortaokullar ve imam hatip okulları, Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı il/ilçe spor müdürlükleri/Gençlik merkezleri ile Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı Diyanet Gençlik Merkezleri iş birliğinde yürütülmekte olan “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi” (ÇEDES) kapsamında bir süredir ülke çapında toplantılar yapılmakta ve çeşitli kararlar alınmaktadır.
Dini ve manevi değerleri merkeze alan ÇEDES Projesi, laik-bilimsel eğitim anlayışına ve pedagoji bilimine aykırı bir içerikte hazırlanmıştır. ÇEDES ile vaiz, imam hatip ve Kur’an kursu öğreticilerinin, İlahiyat Fakültesi mezunlarının eğitim kurumu olan okullarda ‘manevi danışman’ olarak görev yapmalarının önü açılmış, İzmir ve Eskişehir başta olmak üzere, çeşitli illerde görevlendirmeler yapılmıştır.
üzere, öğrencilerimizin, velilerimizin ve demokratik kamuoyunun ortak ve güçlü bir tutum alması önemlidir.
Eğitimin bütün kademelerinde eğitimin niteliğini yükseltmek, çocukların özgür ve sağlıklı bireyler olarak yetiştirilmesi için somut adımlar atılması gerekirken ÇEDES gibi projelerle çocuklarımızı ayrıştırmak isteyenlere karşı mücadelemiz kesintisiz olarak sürecektir” dedi.