Eğitim-Sen Hatay Şube Başkanı Özgür Tıraş, Öğretmen camiasının koronavirüse kurban dilmemesi için bir an önce haftalık testlerin ve koronavirüs aşılarının temin edilerek öğretmenlere uygulanmasını istedi.
Konuyla ilgili bir basın açıklaması yapan Tıraş, “Pandeminin ülkemizde görülmesinden bu yana toplum olarak çok zor bir dönemden geçiyoruz. En temel ihtiyaçlar olan beslenme, barınma, sağlık ve eğitim çözüm bekleyen sorun alanlarına dönüşmüştür. Eğitim temel bir insan hakkıdır. Ülkemizde eğitime yeterli bütçe ayrılmadığını, herkese eşit ve nitelikli eğitim verilmediğini her fırsatta dile getirdik. Salgınla birlikte uzaktan eğitim hayata geçirildiğinde, milyonlarca yurttaşımız ekonomik koşulları yeterli olmadığı için, çocuklarına gerekli ortamları yaratamamıştır. Bilgisayar, tablet ve internet gibi olanaklardan yoksun altı milyona yakın öğrenci eğitime ulaşamamıştır. İktidar tedbir almayarak, milyonlarca öğrencinin eğitimden kopmasına yol açmıştır. Covid-19 pandemi kısıtlamalarının başladığı tarihten bu yana sürdürülebilir, sağlıklı ve güvenli bir eğitim-öğretim ortamının oluşması için;
*Yeni öğretmen atamasının yapılması,
*Ek dersliklerin açılması/yapılması,
*Yardımcı personel istihdamının sağlanması,
*Her okula bir sağlık personelinin atanması,
*Her okula yeterli miktarda hijyen malzemesi gönderilmesi,
*Ücretsiz maske dağıtılması, eğitime ek bütçe ayrılması
ve 2021 bütçesinde eğitime ayrılan payın artırılması taleplerimizin hiç biri karşılanmamış tam tersi uygulamalar hayata geçirilmiştir.
ŞUBAT AYINDA ÖĞRETMENLERİN AŞISININ BİTECEĞİ SÖYLENDİ
Türkiye genelinde toplu ve kontrolsüz bir normalleşmeye geçilmesinden bu yana geçen sürede Covid-19 vaka sayıları günlük 40 bini aşmıştır. Salgının bu yayılımına karşın, aşının temini ve uygulaması konusunda da sağlıklı bir çalışmanın olmadığını görmekteyiz. Salgının hızla yayılması okulları, dolayısıyla eğitim ve bilim emekçilerini ve öğrencilerimizi olumsuz etkilemiştir. Eğitim Sen olarak eğitim kurumlarında gerekli tedbirlerin alınması ve eğitim emekçilerinin tamamının aşılanması yönündeki taleplerimiz dikkate alınmamış, okullar gerekli önlemler alınmadan açılmıştır. Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı’na yaptığımız bütün girişimler, aşılanma ile ilgili ciddi bir adımın atılmadığını ve buna dair sağlıklı bir planlamanın da olmadığını ortaya çıkarmıştır. Yüz yüze eğitime başlamadan önce tüm öğretmenlerin aşılanacağı bizzat Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk tarafından açıklanmıştır. Bizler kadar risk taşımayan Milli Eğitim Bakanı kameralar önünde aşısını olmuş, ancak sorumlusu olduğu eğitim emekçilerinin aşı olması için adım atmamıştır. Milli Eğitim Bakanı Şubat ayının son haftasında öğretmenlerimizin birinci doz aşısı bitecek demişti.
EŞİTSİZLİĞE SESSİZ KALMAYACAĞIZ
Nisan ayına gelindiğinde, sadece köylerde, seyrek nüfuslu yerlerde çalışan ve 60 yaş üzeri öğretmenlerimiz dışında eğitim emekçilerinin çok büyük bölümüne halen aşı yapılmamıştır. Eğitim emekçilerinin, öğrencilerin ve velilerin şehir içindeki hareketliliği öngörülerek kararlar alınması gerekirken, alınan kararlar ve uygulamalar virüsün yayılımını daha da arttırmıştır. Toplu ve kontrolsüz açılmanın ardından, ortaokul ve liselerde yüz yüze eğitime başlanması ve zorunlu yüz yüze sınavlar sonrası pek çok öğrenci ve öğretmen Covid-19 virüsüne yakalanmıştır. 2 Mart sonrasında vaka, ağır hasta ve ölüm sayılarında yaşanan hızlı artış, eğitim emekçilerine aşıda öncelik tanınması yönündeki acil talebimizin ne kadar önemli ve haklı olduğunu ortaya koymuştur. Gerekli önlemler alınmadan, böylesine büyük bir risk altında görev yapmaya zorlanmamızın, sağlıklı yaşam hakkımıza müdahale anlamına geldiği açıktır. Bizlerin, aile bireylerimizin, öğrencilerimizin ve öğrenci velilerimizin hastalanması halinde sorumluluk yetkililerin olacaktır. İlimiz 27 Mart- 2 Nisan tarihleri arasında 100 binde 132.95 vaka sayısı ile çok yüksek riskli iller arasına girerek ne yazık ki kırmızıya boyanmıştır. İlimizde dün Kırıkhan’da, geçen aylarda Defne ve İskenderun ilçelerinde olmak üzere ülke genelinde ne yazık ki birçok meslektaşımızı kaybettik.
reklam
Bu kayıpların devam etmesini istemiyoruz. Biz Eğitim Emekçileri olarak:
*Haftalık test ve iki doz aşının bir an önce yapılmasını,
*Halk sağlığı uzmanlarının görüşleri doğrultusunda kapanma uygulanmasını,
*Toplum sağlığı için, eğitim hakkı için, sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamı talep ediyoruz. Eğitim Sen olarak: Eğitimde derinleşen eşitsizliğe de aşıya ulaşımda yaşanan eşitsizliğe de sessiz kalmayacağız” ifadelerini kullandı.
REKLAM
